Santral Retinal Ven Tıkanıklığı

Santral Retinal Ven Tıkanıklığı

SANTRAL RETİNAL VEN TIKANIKLIĞI NEDİR?
Gözün arkasındaki ışığa duyarlı hücre tabakası olan retina, sinir hücrelerinin ihtiyaç duyduğu besin maddelerini ve oksijeni sağlayan kan akımı ile beslenir. Retinaya giden venlerde tıkanma olduğunda retinal ven tıkanıklığı oluşur.

Santral retinal ven tıkanıklığı (SRVT), retinadaki ana venin tıkanmasıdır (retinadaki küçük venlerde görülen tıkanmaya retinal ven dal tıkanıklığı veya RVDT adı verilir). Tıkanıklık, ven duvarlarının retinaya kan ve aşırı sıvı sızdırmasına neden olur. Bu sıvı, makulada (retinanın, merkezi görmeden sorumlu olan bölgesi) biriktiğinde, görme bulanıklaşır.

İki tip SRVT vardır:

  • İskemik tip olmayan SRVT. Vakaların çoğunda görülen ve SRVT’nin daha az ciddi olan formudur.
  • İskemik tip SRVT. Anlamlı komplikasyon gelişimine, görme kaybına ve olasılıkla göz kaybına yol açan daha ciddi bir SRVT formudur.

    iskemiktipsantralretinalventikanikligi

          İskemik Tip Santral Retinal Ven Tıkanıklığı

SANTRAL RETİNAL VEN TIKANIKLIĞININ SEMPTOMLARI NELERDİR?

SRVT’nin en sık görülen semptomu görme kaybı ve gözün bir kısmında veya hepsinde bulanık görmedir. Görme kaybı ya da bulanık görme ağrısızdır ve aniden oluşabilir ya da birkaç saat veya gün içinde kötüleşebilir. Bazen, ani ve tam görme kaybı oluşabilir.

Görmede uçuşan cisimler SRVT’nin başka bir semptomudur. Retinal kan damarları düzgün çalışmadığında retina, vitreusa yani gözün merkezini dolduran sıvıya doğru kanama yapan yeni, hassas damarlar oluşturur. Vitreus kümelerindeki kan, görme alanında küçük siyah lekeler veya uçuşan cisimler olarak görülür.

Şiddetli SRVT vakalarında, tıkanmış ven gözde ağrılı basınca neden olabilir.

İskemik tip SRVT, neovasküler glokoma da neden olabilir. Bu tip glokom, göz içinde anormal kan damarlarının büyümeye başlaması ve gözdeki basıncın artmasına sebep olmasıyla meydana gelir. Neovasküler glokom, ağrıya neden olabilen ve şiddetli görme kaybına yol açabilen ciddi bir durumdur. Neovasküler glokom, SRVT’nin ortaya çıkmasından üç ay ya da daha uzun bir süre sonra ortaya çıkabilir.

KİMLER SANTRAL RETİNAL VEN TIKANIKLIĞI RİSKİ ALTINDADIR?

SRVT yaşlanma ile ilişkili olup tanı sıklıkla 50 yaş ve üzerindeki kişilere konmaktadır. Yüksek kan basıncı, yaygın olarak SRVT ile ilişkilidir. Ek olarak, diyabeti olan kişiler yüksek SRVT riski altındadır. Glokomu ve gözde yüksek kan basıncı olan kişilerin SRVT geliştirme olasılıkları daha yüksektir.

SANTRAL RETİNAL VEN TIKANIKLIĞININ (SRVT) NEDENLERİ

SRVT, bir kan pıhtısının retinada ana veni tıkamasıyla oluşur. Arterlerin daralması, santral retinal ven tıkanıklığının gelişiminde majör bir faktördür. Kan akımının yavaşlaması, damar duvarındaki değişiklikler ve kandaki değişiklikler, kan pıhtısının oluşumuna katkıda bulunabilir.

SANTRAL RETİNAL VEN TIKANIKLIĞININ (SRVT) TANISINI NASIL KOYABİLİRİZ?

Eğer ani görme kaybı yaşarsanız, acilen göz doktorunuzla iletişime geçmeniz gerekir. Durumun SRVT olup olmadığını belirlemek için detaylı bir göz muayenesi yapılır. Retinadaki hasar bulgularını tam olarak muayene edebilmek amacıyla göz bebeğini büyüten bir damla ile gözbebekleri büyütülür.

Ayrıca şu testler de uygulanır:

  • Floresein anjiyografi: Koldaki bir vene düşük bir miktarda sarı boya (floresein) enjekte edildikten sonra retinanın bir dizi fotoğrafını çekmek için özel bir kameranın kullanıldığı tanısal bir işlemdir. Retinal damarlarda dolaşan floresein boyanın fotoğrafları, kaç kan damarının tıkandığını gösterir.
  • Göz içi basınç.
  • Gözbebeği refleks yanıtı.
  • Retina fotoğrafı.
  • Yarık lamba muayenesi.
  • Yan taraf görme testi (görme alanı muayenesi).
  • Görme keskinliği muayenesi, göz muayene tablosunu ne kadar rahat okuyabildiğinizi belirlemek için uygulanır.

Ek olarak, kan şekeri ve kolesterol düzeyi ölçümleri yapılabilir. SRVT’si olan 40 yaşın altındaki kişilere, pıhtılaşma veya kan yoğunlaşması ile ilgili sorunlara yönelik testler uygulanabilir.

santralventikanikligiffagorunumu 

                 Santral Ven Tıkanıklığı FFA Görünümü

santralventikanikligiOCTgorunumu

                                      Santral Ven Tıkanıklığı Optik Kohorens Tomografi (OCT) Görünümü

SANTRAL RETİNAL VEN TIKANIKLIĞININ (SRVT) İÇİN TEDAVİ SEÇENEKLERİ NELERDİR?

Tıkalı venler açılamayacağından, SRVT’nin kesin bir tedavisi yoktur. Bazı hastalar, tedavi olmadan bile görme yeteneğinin bir kısmını yeniden kazanmaktadır. Ancak, görme geri gelse dahi, nadiren normale dönmektedir.

Tıkanıklığa neyin neden olduğunu bulmak tedavinin birinci basamağıdır. Göz doktoru, tanı konulmasını takiben bir gözlem süresi önerebilir. SRVT’nin seyri sırasında, hastaların çoğunda santral makular alanda şişme görülebilir. Makula ödemi adı verilen bu şişme, bir yıldan uzun sürebilir.

Tedavinin başlıca hedefi, sızıntı yapmak suretiyle makulanın normal fonksiyonuna müdahele eden kan damarlarının kapatılmasıyla görmenin stabilize edilmesidir. Ayrıca anti-VEGF ilaçların göze enjeksiyonu yoluyla tedavi uygulanabilir. Uzun süreli etki gösteren steroidler de makula ödeminin tedavisi için kullanılabilir.

Panretinal lazer tedavisiyle anormal kan damarları kapatılabilir veya yok edilebilir, böylelikle bu damarların çoğalması durdurulabilir. Bu tip laserde kan damarlarına yüzlerce küçük yanık uygulanır. İşlemin tamamlanması için tedavinin iki veya daha fazla kez tekrarlanması gerekebilir.

Yazıları Büyütün Rahat okuyun + -

Durumunuzu özet olarak anlatabilecek bir şekilde bizimle iletişime geçebilirseniz en kısa sürede geri dönüş sağlayacağız.